Bu Oyun Rahatlikla Cikardi, Fakat Dagilimdan Batti...!
Bes
haftalik bir aradan sonra tekrar huzurlarinizdayiz. CumaBric
toplantilari sezonun acilisini 7 Ekim Cuma aksami yapti. Gorunuse
bakilirsa her birimiz CumaBric toplantilari tekrar baslasin diye gunleri
iple cekiyormusuz da haberimizde yokmus. Yani, sukur kavusturana.
Buyrun, toplantinin detaylarina bir goz atin...
Bir aylik bir ara vermistik toplantilarimiza... 26 Agustos'da
yaptigimiz toplantidan bu yana bes bucuk hafta gecmis. Bu sure bizlere
cok uzun geldi, nihayet tekrar toplanacagimiz gun geldi catti...
Simdi aynen Demirel'in unlu sozu ile mujdeliyelim yeni sezonun acilisini...
Eeee Beyler, Neerdee Galmisdik... Nassiniz..., Eyi misiniz..? Goruyom, Eyisiniz... Eyisiniz...!
Ilk
oyunlari Mehmetin ekibi oynadi. Gayet emin bir sekilde iddiali bir guc
gosterisi sergilediler, Oynadiklari diger iki oyunu da kazandilar. Bir
ara Mehmet uc sanzatu cikacakti ama kader utansin ellerin dagilimdan
kaybetti. Hep boyle oluyordu, rahat rahat, gule oynaya alacagi oyunlar,
kartlarin acayip dagilimindan batiriliyordu. Zaten kabahat kartlari
karistirandaydi. Ibrahim istedigi kadar oturdugu sandalyenin uguruna
digerlerini inandirsin, Mehmet'e gore onemli olan kartlarin karisimiydi.
Hakli da olabilirdi yani... Bazilarina kart gelmedi mi yapacak birsey
olamazdi. Ve hatta kartlar inat edip oyunlar bitene kadar karsi takima
gitmeyi surdururlerdi. O yuzden masada otururken kuzeyi mi yoksa batiyi
mi secmek cok onemli oluyordu. Sansin varsa eger, yerini bulduktan sonra
gerisi onemli degildi. Kartlar nasil olsa dagilim yaparak sonucu
belirlemis olacakti. Yok eger, Tonguc'un yaptigi gibi oyun dort el
oynandiktan sonra koz neydi diye etrafa bakinmaya baslarsan kartlari
kendine kusturme olasiligi da artardi, kartlar bir daha arkalarina donup
bakmazlar, sana gelmedikleri gibi, seninle oynayan ortagini da eli kolu
bagli bir hale getirirlerdi. Insanda moral falan birakmazlardi.
Neyse, Mehmet dagilimdan sikayet etti fakat kartlari kendine
kusturmedi. Pasa pasa oyunlari cikmaya devam etti. Ibrahim, zon
baglamak icin puanlari takip etmedi, eline gelen puanlarin hakkini
vererek uc dort kusur sanzatu, bir o kadar da pik ya da kor cikti. Hatta
karpuz yedikten sonra yeni enerji buldu, oynadikca rakiplerin ifadesini
aldi, hafifden ufaladi, un gibi eleyip bir kenara birakti.
Disaridakiler degisik konulara atladilar. Bazilarimiz Orhan
Pamuk'un turlu spekulasyonlarla kendi reklamini yaptigini soyledi.
Herhalde yeni bir kitap cikarmak uzereydi ya da kitaplarindan biri
Avrupa'da satisa cikacakti. O yuzden Yasar Kemal ile ilgili olarak
basinda yer alan soylentiler kitap satisi icin bir reklam oluyordu.
Sonra Fener'in elle attigi gol konusuldu. Bu golun lekesi hic
temizlenmeyecekti. Iyiki Ekrem bu aksam yoktu, aksi taktirde yapilacak
elestirileri zor goguslerdi.. Gerci gurupda tek Fener'li Ekrem degildi
ama demekki Ekrem koyu Fener'liligini herkese kabul ettirmisti. Bu fasil
bitti, ates yakildi. Misirlar sislere gecirilip atese vuruldu. Catir
catir kavruldu, bu arada mangal etrafinda "ogretim mi yoksa egitim mi"
tartismasi yapildi. Ortak kani Turkiye'de ogretimin oldugu fakat
egitimin ise hic yapilmadigi yonundeydi. Ogretim ile Egitim arasindaki
farki bilenler bilirdi. Bizim zamanimizda Yurttaslik bilgisi derslerinde
okutulanlar Allah'lik Ali Bey turundendi. Hayata yonelik, insana
hayatinda lazim olacak bilgiler verilmez, valilerin ve kaymakamlarin
gorevleri ogretilirdi. Halbuki Avustralya'daki okullarda cografya
dersinde bile okulun bulundugu sehrin ekonomik yapisi anlatilir, is
sektorleri, ticari kuruluslar..vs tanitilirdi. Cocuklar yasadiklari
cevreyi kavrar hayata hazirlanirlardi. O yuzden Turkler olarak
safligimiz saymakla bitmezdi. Elin oglu domatesi Turkiye'ye satarken,
tohumsuz olanini satip Turk koylusunun satilan domatesden kendi basina
yeni urun elde etmesini engellemis olurdu. Halbuki bizler Turkiye'deki
dunyaca meshur kangal kopeklerini diger ulkelere hibe olarak verir ve
boylece Turkiye'nin elindeki bir ulusal 'deger'i elden cikarmis olurduk.
Soz dondu dolasti, sonra sanat muzigi ve halk muzigi uzerine yorumlara
geldi. Simdilerde sanat muzigi artik eski ihtisamini yasayamiyordu...
Dogru durust yeni sarki da cikmiyordu... Hep eskiler, donup dolasip
tekrar piyasaya suruluyordu... Pop muzigin en iyi ornekleri 80'li
yillarda yapilan sarkilardi. Yeni parcalarin kalici bir yani yoktu.
Kalite dusuklugu kendini belli ediyordu, kalitesiz parcalar bile matah
birseymis gibi piyasaya suruluyordu... Velhasil, nostalji fena halde
icimizi yakiyordu.
Faruk Paris ve Turkiye'ye bir tatil gezisine cikmisti.
Turkiye'nin yasanacak harika bir yer oldugunu tekrarliyordu.
Gozlemlerine gore Ulke ekonomisi gelisip buyuyordu. Faruk'un Paris'de
cektigi fotograflarin bir kismini bu sayfada gormeniz mumkun. Paris
hakkinda en fazla konusulan konu da orada yenen Mardin kebabiydi.
Oyunlara devam edildi, Biz ilk oyunu kaybetmistik, sonraki iki
oyunu gayet guzel bitirdik. Hayret bir sekilde guclu ekibi olusturan
Guven-Halim ekibi bir varlik gosteremedi, oynadiklari her takima
yenildi. Mehmet'in hakki vardi, kartlarin dagilimi ummadik daglara iste
boyle kar yagdirirdi.
Gecenin geri kalan kismi sakin gecti. Atesli tartismalar yer
almadi. Celal sarap ictigi icin olacak kafaya takilan bir konu bulamadi,
tartisma ortami yaratmadi. Kimbilir belki de memlekette isler
tikirinda gidiyordu, artik fazla tartisacak birsey kalmamisti. Son
gelismelerle, Avrupa macerasi tunelinin ucunda nihayet isik gorunmusdu.
Halim'in getirdigi minyatur purolar tekrar icildi. Boyle boyle gece
ikiyi buldu, tekrar gorusmek uzere evlerimize dogru yol aldik.
CumaBric Editoru
OYUNLARDAN "ENSTANTENELER"
TAKIMLAR Listesi
1. TAKIM: Mehmet - Ibrahim
2. TAKIM: Faruk – Tonguc
3. TAKIM: Erden - Turker
4. TAKIM: Guven - Halim
Hata ettim, bu eli 3 sanzatu oynamadim... Dagilim yakti iste... Nereden bileceksin..:)
Ine mine dooosi, karamela sepetiii... Atsan olmaz, saklasan olmaz...
Kartlar gene fena dagilmis. N'apsak...!
"Aslinda ben bu oyunu cikarirdim fakat dagilimdan battim" diyen Mehmet, kasvetli havayi dagitmayi bildi
Ben aslinda bu karpuzu tek basima yemesini de bilirdim yaa...!
Biz yalniz Bric oynamakla kalmayiz... Karpuz secmesini de biliriz icabinda...
Mehmet kartlarin dagilimi hakkinda henuz soyleyeceklerini bitirmemistir
Bana oyle geliyorki daha cook karpuzlu Bric'ler yapacagiz bundan boyle..
Bu da kendi halinde siradan bir 'enstantene' iste...
Guven Okey onamayi ozlemis gibi... Nede olsa hizli oynanan bir oyundur Okey
Erden kazanamayacagi oyunda gulmez... Belli ki hedefin ucu gorunmus..
SKOR TABELASI
0 comments:
Post a Comment