Home » » 7 Ekim 2005 CumaBric Gecesi

7 Ekim 2005 CumaBric Gecesi

Bu Oyun Rahatlikla Cikardi, Fakat Dagilimdan Batti...!

Bes haftalik bir aradan sonra tekrar huzurlarinizdayiz. CumaBric toplantilari sezonun acilisini 7 Ekim Cuma aksami yapti. Gorunuse bakilirsa her birimiz CumaBric toplantilari tekrar baslasin diye gunleri iple cekiyormusuz da haberimizde yokmus. Yani, sukur kavusturana. Buyrun, toplantinin detaylarina bir goz atin...
Bir aylik bir ara vermistik toplantilarimiza... 26 Agustos'da yaptigimiz toplantidan bu yana bes bucuk hafta gecmis. Bu sure bizlere cok uzun geldi, nihayet tekrar toplanacagimiz gun geldi catti...
Simdi aynen Demirel'in unlu sozu ile mujdeliyelim yeni sezonun acilisini...
Eeee Beyler, Neerdee Galmisdik... Nassiniz..., Eyi misiniz..? Goruyom, Eyisiniz... Eyisiniz...!


Ilk oyunlari Mehmetin ekibi oynadi. Gayet emin bir sekilde iddiali bir guc gosterisi sergilediler, Oynadiklari diger iki oyunu da kazandilar. Bir ara Mehmet uc sanzatu cikacakti ama kader utansin ellerin dagilimdan kaybetti. Hep boyle oluyordu, rahat rahat, gule oynaya alacagi oyunlar, kartlarin acayip dagilimindan batiriliyordu. Zaten kabahat kartlari karistirandaydi. Ibrahim istedigi kadar oturdugu sandalyenin uguruna digerlerini inandirsin, Mehmet'e gore onemli olan kartlarin karisimiydi. Hakli da olabilirdi yani... Bazilarina kart gelmedi mi yapacak birsey olamazdi. Ve hatta kartlar inat edip oyunlar bitene kadar karsi takima gitmeyi surdururlerdi. O yuzden masada otururken kuzeyi mi yoksa batiyi mi secmek cok onemli oluyordu. Sansin varsa eger, yerini bulduktan sonra gerisi onemli degildi. Kartlar nasil olsa dagilim yaparak sonucu belirlemis olacakti. Yok eger, Tonguc'un yaptigi gibi oyun dort el oynandiktan sonra koz neydi diye etrafa bakinmaya baslarsan kartlari kendine kusturme olasiligi da artardi, kartlar bir daha arkalarina donup bakmazlar, sana gelmedikleri gibi, seninle oynayan ortagini da eli kolu bagli bir hale getirirlerdi. Insanda moral falan birakmazlardi.

Neyse, Mehmet dagilimdan sikayet etti fakat kartlari kendine kusturmedi. Pasa pasa oyunlari cikmaya devam etti. Ibrahim, zon baglamak icin puanlari takip etmedi, eline gelen puanlarin hakkini vererek uc dort kusur sanzatu, bir o kadar da pik ya da kor cikti. Hatta karpuz yedikten sonra yeni enerji buldu, oynadikca rakiplerin ifadesini aldi, hafifden ufaladi, un gibi eleyip bir kenara birakti.
Disaridakiler degisik konulara atladilar. Bazilarimiz Orhan Pamuk'un turlu spekulasyonlarla kendi reklamini yaptigini soyledi. Herhalde yeni bir kitap cikarmak uzereydi ya da kitaplarindan biri Avrupa'da satisa cikacakti. O yuzden Yasar Kemal ile ilgili olarak basinda yer alan soylentiler kitap satisi icin bir reklam oluyordu. Sonra Fener'in elle attigi gol konusuldu. Bu golun lekesi hic temizlenmeyecekti. Iyiki Ekrem bu aksam yoktu, aksi taktirde yapilacak elestirileri zor goguslerdi.. Gerci gurupda tek Fener'li Ekrem degildi ama demekki Ekrem koyu Fener'liligini herkese kabul ettirmisti. Bu fasil bitti, ates yakildi. Misirlar sislere gecirilip atese vuruldu. Catir catir kavruldu, bu arada mangal etrafinda "ogretim mi yoksa egitim mi" tartismasi yapildi. Ortak kani Turkiye'de ogretimin oldugu fakat egitimin ise hic yapilmadigi yonundeydi. Ogretim ile Egitim arasindaki farki bilenler bilirdi. Bizim zamanimizda Yurttaslik bilgisi derslerinde okutulanlar Allah'lik Ali Bey turundendi. Hayata yonelik, insana hayatinda lazim olacak bilgiler verilmez, valilerin ve kaymakamlarin gorevleri ogretilirdi. Halbuki Avustralya'daki okullarda cografya dersinde bile okulun bulundugu sehrin ekonomik yapisi anlatilir, is sektorleri, ticari kuruluslar..vs tanitilirdi. Cocuklar yasadiklari cevreyi kavrar hayata hazirlanirlardi. O yuzden Turkler olarak safligimiz saymakla bitmezdi. Elin oglu domatesi Turkiye'ye satarken, tohumsuz olanini satip Turk koylusunun satilan domatesden kendi basina yeni urun elde etmesini engellemis olurdu. Halbuki bizler Turkiye'deki dunyaca meshur kangal kopeklerini diger ulkelere hibe olarak verir ve boylece Turkiye'nin elindeki bir ulusal 'deger'i elden cikarmis olurduk. Soz dondu dolasti, sonra sanat muzigi ve halk muzigi uzerine yorumlara geldi. Simdilerde sanat muzigi artik eski ihtisamini yasayamiyordu... Dogru durust yeni sarki da cikmiyordu... Hep eskiler, donup dolasip tekrar piyasaya suruluyordu... Pop muzigin en iyi ornekleri 80'li yillarda yapilan sarkilardi. Yeni parcalarin kalici bir yani yoktu. Kalite dusuklugu kendini belli ediyordu, kalitesiz parcalar bile matah birseymis gibi piyasaya suruluyordu... Velhasil, nostalji fena halde icimizi yakiyordu.

Faruk Paris ve Turkiye'ye bir tatil gezisine cikmisti. Turkiye'nin yasanacak harika bir yer oldugunu tekrarliyordu. Gozlemlerine gore Ulke ekonomisi gelisip buyuyordu. Faruk'un Paris'de cektigi fotograflarin bir kismini bu sayfada gormeniz mumkun. Paris hakkinda en fazla konusulan konu da orada yenen Mardin kebabiydi.

Oyunlara devam edildi, Biz ilk oyunu kaybetmistik, sonraki iki oyunu gayet guzel bitirdik. Hayret bir sekilde guclu ekibi olusturan Guven-Halim ekibi bir varlik gosteremedi, oynadiklari her takima yenildi. Mehmet'in hakki vardi, kartlarin dagilimi ummadik daglara iste boyle kar yagdirirdi.
Gecenin geri kalan kismi sakin gecti. Atesli tartismalar yer almadi. Celal sarap ictigi icin olacak kafaya takilan bir konu bulamadi, tartisma ortami yaratmadi. Kimbilir belki de memlekette isler tikirinda gidiyordu, artik fazla tartisacak birsey kalmamisti. Son gelismelerle, Avrupa macerasi tunelinin ucunda nihayet isik gorunmusdu. Halim'in getirdigi minyatur purolar tekrar icildi. Boyle boyle gece ikiyi buldu, tekrar gorusmek uzere evlerimize dogru yol aldik.

CumaBric Editoru
 
OYUNLARDAN "ENSTANTENELER"
TAKIMLAR Listesi
1. TAKIM: Mehmet - Ibrahim
2. TAKIM: Faruk – Tonguc
3. TAKIM: Erden - Turker
4. TAKIM: Guven - Halim

 
Hata ettim, bu eli 3 sanzatu oynamadim... Dagilim yakti iste... Nereden bileceksin..:)















Ine mine dooosi, karamela sepetiii... Atsan olmaz, saklasan olmaz...
Kartlar gene fena dagilmis. N'apsak...!



















"Aslinda ben bu oyunu cikarirdim fakat dagilimdan battim" diyen Mehmet, kasvetli havayi dagitmayi bildi















Ben aslinda bu karpuzu tek basima yemesini de bilirdim yaa...!



















Biz yalniz Bric oynamakla kalmayiz... Karpuz secmesini de biliriz icabinda...



















Mehmet kartlarin dagilimi hakkinda henuz soyleyeceklerini bitirmemistir



















Bana oyle geliyorki daha cook karpuzlu Bric'ler yapacagiz bundan boyle..



















Bu da kendi halinde siradan bir 'enstantene' iste...















Guven Okey onamayi ozlemis gibi... Nede olsa hizli oynanan bir oyundur Okey



















Erden kazanamayacagi oyunda gulmez... Belli ki hedefin ucu gorunmus..



















SKOR TABELASI

0 comments:

Post a Comment

 
Copyright © 2013. CUMA BRIC FORUM - Bu sitede yayinlanan hikayeler kopyalanamaz ve baska bir yerde izinsiz basilamaz.