17 Haziran 2005 CumaBric Gecesi

Yok Arkadas, Bu ne Yavvv, Ben Oynamiyorum...!

Olecegim aklima gelirdi ama Ibrahim’in bu sekilde kukreyecegi hic gelmezdi. Yavas yavas tansiyon yukselmesi mi yasaniyor nedir, herhalde yapilan hatalara tahammul iyice azalmaya basladi. Yani Ibrahim bile “hot“ deme ihtiyacini duyuyorsa tamam artik. Herkesin ayagini denk almasi gereken durumlar var demektir. Simdi dusunuyorum da iyiki diyorum karsisinda ben yoktum; herhalde bu sayiyi cikaracak moralim falan kalmazdi, cibanlar cikarir yataklara duserdim. Fakat Mehmet durumu iyi kurtardi, O saatden sonra nereden bilsin Ibrahim’in 4 trefli ile dorduncu Asi sormaya calistigini.. Gerci oyunun kurali onu gerektiriyordu ama simdiye kadar hangi oyunda hangi kuralin takibi yapilmisti ki bunda da yapilsindi.. Mehmet’in niyeti ise hemen zon baglayarak oyunu bitirmekdi, kozu buyutmeye hic gerek yoktu, Olaya hafiften bir aciklama getirmeye calistiysa da bu pek alici bulmadigindan durumun vehametini kabullendi. Araya Ombudsman Faruk girdi, “Damage control” yapti ve oyunun 5 karo ile devamini sagladi. Ben firsttan istifade disarida tek basima kestane yumulurken o bes karo neye donusdu ne oldu kacirmisim fakat sonunda Ibrahim elini acik acik oynadi ve kazandi.

Aslinda bu gecenin ilk oyunu degildi. Ilk fircasi da olmadi. Ben oynarken firca gibi durumlar olustuysa da elimin puansizligi durumu kurtarmaya yetti. Allah’tan yanimda Halim oturuyordu ve oyuna soktugum kagitlarin gayet duzgun bir mantigin silsilesi oldugunu digerlerine benden daha iyi anlatabildi. Sonra oyunlar bir karma karisik sekilde gelisti, Kimi konturlu 4 batarken kimi de puansizligin kurbani oldu. Disarida hava donduruyordu, O yuzden kelek muhabbetler hic olmadi, Herkes cay ve sarabin yardimiyla icini isitmaya calisiyordu.

Belki de butun bunlara sebep Tonguc’du. Tonguc geceye katilmamisti. O simdi Turkiye’ye gitmisti.. Memleketin tasini topragini inceliyordu, Gecen sefer Jandarmalar ona hangi degerli tasin nerede bulunacagini gayet guzel bir sekilde anlatmislar ve “Follow the Yellow Bric Road” demislerdi, Fakat Tonguc bu yolun sonunda yesil boyali parmakliklari olan bir karakolun bulundugunu hic farketmemisti, velhasil orada birkac gun ikamet edildikten sonra iyi hal gosterdiginden saliverilmisti. Sonradan Tonguc o jandarmalarla iyi dostluk kurmus ve tekrar gelmesi icin davet edilmisti, ve iste Tonguc tekrar memleket yolcusuydu.

Bir ara ben disaridayken bizim Faruk geldi, Ucarken cektigi bazi fotograflari gosterdi. Sahane seylerdi. Ustune ustluk fotografin biri dillenmisti. “My name is BOND… FARUK Bond” diyordu. Iste ispati buradaydi. Hele su resimlerle ( 1, 2 ) Faruk kara kartalligini acik secik beyan ediyordu. Supheye hic yer yoktu.

Iste gecemiz boyle cumbur cemaat, paldir kuldur gecmisti, kestaneler kozlenmis ve birisi yemisti, geriye kalan vardiysa onlar da paylasilmisti. Bu arada ben aylar ve yillar once Supermarket’de basimdan gecen bir hadiseden bahsetmek istedim.. Uzun zamandir kafama takilmisti fakat pek emin olamamistim.. Arkadaslara da bir danisayim dedim.. Onlara anlattim; Kadinin biri yanima gelmisti ve saf temiz bir gorunumu vardi. Bana tezgahta sergilenen ve naylonlanmis haliyle yeniceri kamasi gibi iri iri duran hiyarlari isaret ederek onlarin ne ise yaradigini sormustu. ben de ona burada yaptigim gibi uzun uzun hikayemsi bir cevapla karsilik vermistim fakat kadin nedense cevaptan tatmin olamamis ve “hayret oyle mi” gibilerinden kafasini oynata oynata uzaklasmisti. Ben de icimden “ulan ortalikta amma ucuklar var haaa” demistim, Bunu dinleyen arkadaslara goreyse iyi de halt etmistim. Bu olayi bu sutunlara tasimazsam adinin tekiydim. Zavalli ben en kotusu bu da bir hayat tecrubesidir deyip kendimi avuttum.

Bu arada Guven’in bozuk Pencereli PC’sini Mehmet halletmisti. Mehmet’in elinden her is geliyordu. Ben PC konusunda tavsiyemi coktan vermistim zaten ve gerisi beni ilgilendirmiyordu. Saatler gecti gecenin ikisi oldu, neredeyse tavuklar uyanacakti. Hava da soguktu, Kimsenin memleket kurtarmaya niyeti yoktu. Hep birlikte yavas yavas evlerimize dogru yola koyulduk.

CumaBric Editoru

OYUNLARDAN "ENSTANTENELER"
TAKIMLAR Listesi
1. TAKIM: Faruk – Turker
2. TAKIM: Halim – Guven
3. TAKIM: Ibrahim – Mehmet
4. TAKIM: Erden – Celal

Futbolda nasil atamayana atarlarsa arkadas, Bric oyununda da iyi el tutamayana boyle gosterirler iste..

Yuh Ulan bee… Biz burda iki uc puan bile toplayamadan kac oyundur surunuyoruz,
Guven’in eli de amma balliymis be birader… Eee… Kagit gelir el ovunur demisler dimi ama…

Aaarrrgghhh… ! Vay anasina sayin seyirciler.. Boyle elin de.. Boyle puanin da… boyle sandalyenin de…..

Yok Agbi… Ben bu sandalyeyi degistiririm, hem de simdi hemen… Batil inanc falan dinlemem, geregini aynen uygularim..

Faruk her ne kadar “Batil inancim yoktur Allah’a sukur” diyorsa da bir kulak cekmekde fayda vardir..
Ne demisler… Denize dusen yilana sarilir.
Bir dahaki sefere abdest alip da gelsek durumda bir degisiklik olur mu acaba.
Denemekde fayda var bee.! Hele bir de tutarsa… Alllaaaaahh keyfe bak o zaman..

OHhoooo… Siz be mavi ekranla daha cok karsilasirsiniz beyim,
Denizde kum Windows’da “error”. Adami surundurur Windows
LINUX kullan dedik oglum.. LINUX..! EL, I, En, Yu, EX - Linux..!

Celal iyi cocukdur.. Arkadas canlisidir… Puansiz’larin derdini kendi derdi olarak kabul eder

Ele gune rezil olduk yahu… Biz battikca millet agzini birakip miciyla guldu..

Biz Turklerin kaninda atesin buyusu vardir. Atessiz yapamayiz.
Ates yakmak icin de her turlu bahane hazirdir…

Hadi simdi bakalim kolaysa agzinin suyunu akitma… Yaaa…!

Yanlis hatirlamiyorsam, konturlu 4 batar bu resimle belgelenmisti..
Yok eger hatam varsa buyrun…
Tekzip mekanizmamiz hizmetinizdedir… Yollayin, yayinlamak da boynumuzun borcu olsun

Oymen.. Agbi ne zaman bitecek kavrulmasi bu kestanelerin… ?!
Diyecegim o ki.. Yavas Yavas cesmenin basini tutmakda fayda var

Ibrahim’in derdi elindeki puanlarin hakkini vermek, Onun eli Silem oynar ama…
Bir Pik’e cevaben 4 Tirefli deyip pass alinca…, WHAT..! Are you kidding me.?!

Bu eli goren herkes Ibrahim’in neden masayi terke kalkistigini da anladi tabii…
Ustelik ortaginin elinde Karo Asi da varken pass demesi Ibrahim’de “asfalyalari” attirdi