22 Temmuz 2005 CumaBric Gecesi

Surkonturlu dort tirefli;   VAY ANAM... VAY…!  ve  Teknoloji Harikalari

 

Oldukca keyifli bir geceydi, tantanasi boldu. Faruk’un konagina birer birer vardik, bahcedeki masanin etrafina ilistik, Bismillah, ilk yapilan, CumaBric Forum’lari uzerine cesitli gorus teatisinde bulunmakti, herkes memnuniyetini belirtti, alkis tuttu, kimisi e-meil bakma meraklisi olmadigi icin olayi yeni duyuyordu, “yapma yaavvv” dedirtiyordu, neyse onlar da hemen ise isindilar, olayin buyuklugunu anladilar, neseyle Forumda kullanacaklari avatarlari saydilar, ates yakalim diye ugrastik fakat nedense beceremedik, o isi Faruk’a biraktik, Mehmet’in kardesi yeni CD cikarmisti ondan bahsettik, kabiliyetli cocukmus dedik, sesi guzel dedik, sarkilar kulakta kaliyor dedik, ovguler yagdirdik... kiskandi mi nedir, Mehmet kendi sairligini hatirlatti, siirlerini okudu, “bizim aile cok hunerlidir, bildiginiz gibi degildir” dedi, eski anilarina basladi, biz acele duruma el koyduk, kagitlarin cekimine basladik, fena da eslesmedik hani, herkes ortagindan memnundu, en ballilari Halim ve Erden ciftiydi, olacaklar hemen belli olmustu, oyunlar basladi, ates de yakilmisti, haril haril yaniyordu, kenardan ense isitiyordu, benim aklima o mangali bu sutunlara tasimak geldi, oyle bildigin cinsden mangal degildi, bircoklarinin merakini celbediyordu, ona da elbet bir gun sira gelecekti, oyunlara hizli baslandi, dedigim gibi oyunlar tantanaliydi, bir dolu firsatlar geldi azi heba oldu, puanlarin kakki verildi, hatta biz oynarken 4 trefliye kontur cekildi, onlarda pik varken bende hic yoktu, gerisi trefliydi (sinek), ortakta bir iki taneydi, hemen sur-kontur ile beklenmedik bir kontr-atak baslattim, sagdan hirpalandim, soldan yuhalandim, “bunu kosene yaz ama birader” diyenlere cevap yetirtirmeye calistim, fakat sonucda onlar husrana ugradi, bizim Guven ustaligini kanitladi, bize zon baglatti, gerisi corap sokugu gibi geldi, fena halde moral aldik, hararet basti ceket cikardik, ust dugmeyi actik, ben bundan bahsederken, Erden grand silem cikmis, onu atladik, ama neyse iste hak gecmesin ondan da bahsetmis olduk, detayi neydi unuttuk, sonra digerleri oyunda siralarini aldilar, bir saat sonra Celal geldi, dogal olarak son gruba katildi, Tonguc’a ortak oldu, Tonguc oynadikca (oyun mu, ne oyunu ?) Celal ona 3 numarali kem gozlerle bakti, bir daha bakti, soyleyecek soz bulamadi, dili tutuldu, sonra aldigi kilolardan bahsetti, herhalde kalbine vurmustu, kilolar ordan aklina geldi.

Read more »

15 Temmuz 2005 CumaBric Gecesi

BRiC, iBRAHiM ve SAPKA
 

Efendim, gece tahmin edeceginiz uzere benim ve Tonguc’un hararetli bir sekilde Turkiye anilarimizi arkadaslara aktarmakla gecti . Hatirlarsaniz bir onceki sayida Tonguc’un yarim kalan tas kaya incelemelerini tamamlamak uzere Turkiye’ye gittiginden bahsetmistim. Tesaduf O da Cuma gunu Turkiye donusu aramiza katildi. Ben guzel Turkiye’mizin yazlik kiyi sehirlerini ballandira ballandira anlatirken Tonguc da Mus, Bitlis gibi yerlerden bahsediyordu. Oralari gormek lazim, halkin fakirligini bilmek lazim falan dedi. Bana, sen Turkiye’nin kaymak bolgesini gormussun, bilmeden otuyorsun dedi, esas sen git de oralari gor dedi, ama sonra O gittigi dogu bolgelerindeki dag, tepe, gol manzaralarini anlata anlata bitiremedi. Hepimizin icine bir ferahlik serdi. Icimizden oralarda yasiyor olmak geldi. Sonra baska konulara basladi, biz aman dur yapma deyip kagitlari cekmeye hazirlandik ve oyle de yaptik, herkes ortagini buldu, oyunlar basladi. Ilk oyunu biz Halim ekibine karsi oynadik. Fena ufalandik. Puan gelmedi, geldiyse de enpas tutmadi, enpas tutsa da oyunu cikaramadik falan derken eksi onbesle partiyi verdik. Moral cokuntusu olur gibi bir durum yasiyorken hemen toparlandik, yedigimiz lokumla bademlere daldik, Turkiye’den gelen yaprak purolari yaktik, kadersiz mangal atesine bakip ic cektik, ben Turkiye’de yediklerimi anlatirken, herkes de benimle beraber yemis kadar oldular, iyice doydular, susuzlugu gidermek icin saraplari actik, diger oynanan oyunlara biraz baktik.

Read more »